”KAYGI” ÇAĞINDA YAŞAMAK

”KAYGI” ÇAĞINDA YAŞAMAK

Kaygı, evrensel ve insanlığın başından beri var olan bir duygudur. Ancak günümüzde Covid-19 salgını ve pandemi süreci ile birlikte çok daha fazla görülmeye başlamıştır. Belirli düzeyde kaygı, normaldir ve aynı zamanda sağlığımız ve işlevselliğimiz açısından da yaşamsaldır. Bireyin kendisini tehlikede görmesi nedeniyle yaşadığı huzursuzluk ve tedirginlik hali, kişide korku ve kaygıya neden olur. Kaygı, nesnesiz olması nedeniyle korkudan farklıdır ve özünde gerçekçi olmayan imkansıza yakın bir inanış barındırır. Herkes yaşamın herhangi bir zamanında kaygı yaşayabilir. Ancak bazı bireylerde bu, daha sık hale gelebilir ve bir rahatsızlığa dönüşebilir.
Kaygıyı (Anksiyeteyi), ortada somut bir neden bulunmamasına rağmen kişinin yaşadığı tedirginlik hali olarak açıklayabiliriz.
Ayrıca kaygı, ruhsal bozuklukların çoğunda rastlanan bir semptomdur. Bu yüzden bazen başka bir tıbbi sorunun, madde kullanımının, duygudurum bozukluklarının, varlığının bir yansıması da olabilir. Yani, kaygı bozuklukları bazen duygudurum bozuklukları veya diğer ruhsal bozukluklar ile maskelenebilir.
Peki, kaygının (anksiyetenin) belirtileri nelerdir ?
Belirtileri, Bilişsel Belirtiler, Duygudurum Belirtileri, Davranışsal Belirtiler, Fizyolojik Belirtiler olarak dörde ayırabiliriz.
•Bilişsel Belirtiler : Gerçeklik Duygusunda Değişme, Bedenin ve zihninin kontrolünü yitirme kaygısı, Konsantrasyon zorluğu
•Duygudurum Belirtileri : Korku, Huzursuzluk, Çaresizlik ve Panik hali
•Davranışsal Belirtiler : Kaygı yaratan durumlardan kaçınma, Dona kalma, Erteleme
•Fizyolojik Belirtiler : Çarpıntı, Terleme, Nefes darlığı, Kızarma, Kusma, İshal, Bayılma, Nedeni bulunamayan vücut ağrıları ve Uyku sorunları
Neler Yapılabilir ?
Kaygıya iyi gelen bazı uygulamaları hayatınıza dahil ederek, bunları uzun vadede gerçekleştirmeye çalışabilirsiniz.
Uygulamara örnek olarak,
•Nefes egzersizleri yapmak,
•Kafein tüketimini sınırlandırmak,
•Tütün kullanımını mümkünse sonlandırmak ya da minimum düzeye getirmek,
•Dengeli ve sağlıklı beslenmeye özen göstermek
•Uyku Düzenine dikkat etmek
•Fiziksel olarak aktif olmak vb.
Bunları denediğiniz halde şikayetleriniz hala devam ediyorsa, bir uzmanla görüşebilirsiniz.
Tedavi : Kaygı bozukluğu diğer adıyla anksiyete tedavisi, düzenli gerçekleştirilen psikoterapi seansları ve ek olarak uygun ilaçların kullanımı ile gerçekleştirilebilir. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) bu kapsamda en sık uygulanan psikoterapi türüdür. Bunun yanında Varoluşçu Terapi gibi başarılı sonuçlar vermiş psikoterapi yöntemleri de bulunmaktadır.
Unutmayalım ki, her bireyin iyileşme süreci birbirinden farklıdır.

Yaren Gündoğdu

ETİKETLER:
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.