“Elimizden Gelen Mücadeleyi Gösterdik”
İnşaat Mühendisleri Odası Tekirdağ Şube Başkanı Aykut Akdağ deprem felaketinde odanın elinden gelen mücadeleyi gösterdiğini söyledi.
İnşaat Mühendisleri Odası Tekirdağ Şube Başkanı Aykut Akdağ, oda Başkanlığında yaşanan deprem felaketi ile ilgili basın toplantısı düzenledi.
Basın toplantısında konuşan Başkan Akdağ, İnşaat Mühendisleri Odası Tekirdağ Şubesi olarak afet bölgesinde gittiklerini ifade ederek, şunları kaydetti;” Son günlerde ülkemizin sorunlarından biri olan deprem felaketi neticesinde bir çok vatandaşımızı kaybettik. Bu bağlamda acımız derin ve üzüntümüz büyüktür. Yapıların durumu ortadadır. Deprem bölgesinde yaşanan süreç ve koordinasyonsuzluk gözle görülmektedir. Henüz enkaz altındaki insanlara ulaşılmamışken enkaz kaldırma çalışmalarının da başlaması da başka bir durumdur. Bizler depremin ilk anından itibaren Tekirdağ İnşaat Mühendisleri Odası olarak süreci en yakından takip edip, bölgeye ekibini ilk olarak gönderen şubeyiz. Meslektaşlarımızla canla başla organizasyonlar yapıp hasar tespitinde çalışmak üzere ilk olarak evleri yıkılmış ve yıkılmayan evlerde insanların soğukta karda kışta dışarıda kalmaması için elimizden gelen mücadeleyi göstererek 32 kişilik bir ekibi bölgeye nakledip hızlıca hasar tespit çalışmalarına başlatan bir şubeyiz. Aynı zamanda bölgemizde de Kızılay ile irtibata geçip kan bağışı kampanyasına direk reaksiyon gösterdik. Kızılay’ın kan bağışı aldığı yerlerde üyelerimize hızlıca mesajlar atıp kan bağışı yapması yönünde uyarılarda bulunarak destekte bulunduk. Süreci yakından izlediğimizde üst kurulumuz olan TMMOB ile birlikte hızlıca organize olup yardım kampanyamızı başlatarak ilk tırımızı depremin ikinci günü vatandaşlarımızın hizmetine sunmak üzere gönderdik. Bizler diyoruz ki; ‘İnsan canı paradan, ranttan birilerine, bir yerlere peşkeş çekilmesinden daha önemli.’ Diyoruz. O Yüzdendir ki yaşanan felaket çerçevesinde bir kez daha gördük ki, büyük bir organizasyonluk ve yardımların sağlıklı bir şekilde ulaşamaması gibi konuları gerek bölgedeki arkadaşlarımız gerekse bizler birebir tespit ettik. Depremin 11 ilimizi birden etkilemesi, bir çok ilden ulaşım ağının kısıtlanması ulaşımın gerek kara gerek hava gerek demir yolu olarak sağlanamaması ve ilk saatlerde hiçbir şekilde yardımın ulaştırılmaması bilançoyu daha da arttırmıştır. Tüm bunları yaşamışken ve deprem bölgesinde yer almışken Tekirdağ olarak hiçbir şeye kayıtsız kalamayız. İnşaat Mühendisleri Odası olarak hiçbir zaman ranttan yana olmadık. İnsan canını maddi menfaatlerimizden önde tuttuk. Tüm meslektaşlarımız bu ilke ile çalışmaya devam ediyor. Yaşanan deprem neticesinde çok canlar kaybettik. Gerek yapıların 1999 yılı öncesi olması, o tarihte yapılmış yapıların beton kalitesi, kullanılan demir ve çeliğin yetersiz olması ve ekonomik olarak ömrünü tamamlamış olan yapılarda insanların yaşaması neticesinde bu can kayıpları daha da üst seviyeye çıktı. deprem bölgesidir. Tarihte de örnekleri mevcuttur. Biz daha önce depremde yıkılan yerleri yerleşime açarak adeta depreme ve insan canının yok olmasına davetiye çıkardık. Biz Oda olarak arkadaşlarımızla, bölgemizde neler yapılması gerektiği konusunda değerlendirmeler yaptık. Bizler İnşaat Mühendisleri Odası olarak Tekirdağ ve tüm ilçeleri ile birlikte öncelikli olarak hızlıca yapı envanter çalışmalarının başlaması gerektiğini düşünüyoruz. 1999 öncesi ana arterlerde bulunan binaların özellikle ulaşımı etkileyecek tarzdaki binaların hızlıca kişi talebi olmadan bir an önce tespitlerinin yapılması ve dönüştürülmesi gerektiğini savunuyoruz. Bunu ilgili mercilere ilettik. Kahramanmaraş’ta, Tekirdağ’ımızın caddelerinden kat ve kat büyük olan Trabzon Caddesi’nin yıkılması sonucu yollar kapandı. Bir çok yere araçla ulaşım sağlanamadı. Bölgemizde de 1999 öncesi yapıların fazla olduğu görülen Hükümet Caddesi, Muratlı Caddesi’nin yolların darlığı sebebiyle öncelikli alanlar ilan edilmesi gerekmektedir. Buralarda bulunan yapıların bir an önce dönüştürülmesi ve insanların depremden önce deprem gerçeği ile tanıştırılması tarafında olduk. Bunu her platformda dile getirmeye devam edeceğiz.
Diğer bir husus ise bir inşaat mühendisinin inşaat mühendisliği mesleğini yapabilmesi için öncelikli olarak ilgili fakültelerden mezun olup lisans diplomasını alması gerekmektedir. Fakültelerden mezun olan arkadaşlarımızın mutlaka en az 3 yıl süreyle yetiştirilmesi gerektiğini ifade etmekteyiz.
“Gönüllü olarak biz hazırız”
Deprem ile ilgili yapılacak çalışmalarda gönüllü olarak yer alacaklarının altını çizen Akdağ, sözlerini şöyle sürdürüdü; ‘’Gerekli bütün lojistik destek sağlanarak yapıların hızlıca tespiti yapılmalıdır. Depremden önce bütün toplanma alanlarının halkın öğrenmesi için her türlü platformlarda ilan edilmesi gerekmektedir. Toplanma alanlarında insanların ilk 3 gün yaşamlarını idare ettirebilmesi için yiyecek ve içeceklerinin bulunması ve bunların kontrol altında tutulması bir diğer önceliğimiz olmalıdır. Devamında bütün STK’ların bir araya gelerek arama kurtarma faaliyetlerinde her kurumun en az bir arama kurtarma ekibi oluşturması, bu tür konuların devamlı gündemde tutulması halkımıza ücretsiz olarak ilk yardım eğitimlerinin verilmesi gerekmektedir. Biz şehrimizi olası bir depreme hazırlamak zorundayız. Çünkü şehrimize olası bir depremde yardım ulaşamayabilir. Etrafımızdaki illerin çoğu fay hattı üzerindedir. Bizler bize yardım gelmeyeceğini düşünerek hareket etmeliyiz. Bizler o yüzden tüm bu platformlarda her zaman bunları dile getirip halkımızın ve yurttaşlarımızın yanında olacağımızı bir kez daha beyan ediyoruz. Gerek gönüllülük esası gerekse sivil toplumları harekete geçirerek tüm vatandaşlarımıza deprem gerçeğini deprem yaşanmadan önce anlatmak için canla başla çalışacağız.”
‘’İMAR BARIŞI CİNAYETTİR’’
Daha önce çıkarılan imar barışını da eleştiren Akdağ, ‘’Biz bunun yapılmaması gerektiğini savunduk. Bu vatandaşın tekeline bırakılmamalıydı. Tekirdağ’da da imar barışına yeni eski bir çok binanın alındığını biliyoruz. Bizce imar barışında, güçlendirme kriteri ve binanın tespiti mutlaka teknik destek ile sağlanmalıdır. Ancak bu şartları sağlayan binaların imar barışı kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Ama bu yapılmamıştır. Bir çok insan ‘yapımı kurtardım’ düşüncesiyle kendine mezar satın almıştır ‘’ şeklinde konuştu.